İslam dininde önemli gün ve zaman dilimlerinden biri olan Arefe Günü, Kurban Bayramı'ndan bir gün önceyer almaktadır. Müslümanlar için büyük bir anlam taşıyan bu gün, hem ibadet hem de dua için müstesna bir fırsattır. Ancak oruç tutmanın, bu özel günde hükmü hakkında pek çok farklı görüş bulunmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı, Arefe günü oruç tutulup tutulmayacağı konusunda net açıklamalar yaparak, inananların doğru bilgiye ulaşmasını sağlamak amacıyla çeşitli kaynaklardan yararlanmıştır.
Arefe günü, Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail’i kurban etmesi ve İslam’ın temel öğretileri arasında yer alan kurban ibadetinin anıldığı gün olarak kabul edilmektedir. Bu özel gün, dini anlamda sadece bir hazırlık süreci değil, aynı zamanda manevi anlamda da yoğun bir ibadet atmosferi yaratmaktadır. Arefe günü oruç tutmanın müminlere kazandırdığı fazilet, hadislerde de sıkça vurgulanmıştır. Resulullah (s.a.v), "Arefe günü oruç tutmak, bir önceki yıl ve bir sonraki yılı günahlardan arındırır." buyurmuştur. Bu noktada dikkat edilmesi gereken, oruç tutmanın sadece fiziksel bir ibadet olmadığını, aynı zamanda ruhsal bir arınma süreci olduğunu unutmamak gerekmektedir.
Arefe günü oruç tutmanın faziletlerinden biri de, bu günü ihya etmenin bir vasıtası olmasıdır. Müslümanlar bu günde oruç tutarak, Allah’a yakınlaşmayı ve kulluk bilincini artırmayı hedefler. Oruç, günahların affı ve manevi temizlenme için bir fırsat sunar. Bu nedenle, Arefe Günü'nde oruç tutmak, bireyler için büyük bir sevap kaynağıdır. Ancak Diyanet İşleri Başkanlığı, bu konuda dikkat edilmesi gereken noktaları da vurgulamaktadır.
Diyanet İşleri Başkanlığı, Arefe günü oruç tutmanın caiz olduğunu belirtmiş, ancak bu ibadeti yapacak olanların sağlık durumları başta olmak üzere bazı hususları dikkate alması gerektiğini özellikle vurgulamıştır. Oruç tutmanın belli şartları bulunmaktadır; bunlara uygun olarak yapılmadığında, oruç tutmanın fazileti ne olursa olsun, bu ibadetin amacına ulaşamayacağını ifade etmektedir. Özellikle sağlık sorunları bulunan bireylerin oruç tutması konusunda dikkatli olmaları ve doktor tavsiyesi almaları gerektiği üzerine durulmaktadır. Arefe günü oruç tutmak isteyenlerin, sağlıklarını riske atmamaları gerektiği her zaman öncelikli olmalıdır.
Ayrıca, Arefe Günü'nde yapılan diğer ibadetlerin de önemi büyüktür. Salavat getirmek, dua etmek ve sadaka vermek gibi diğer merasimler, bu özel günde oruç tutmanın beraberinde yapılması gereken değerli ibadetler arasında yer almaktadır. Toplumsal dayanışmayı artıran bu tür ibadetler, insanları bir araya getirir ve anlamlı bir birliktelik oluşturur. Bu nedenle, Arefe Günü'nü dolu dolu geçirmek, hem bireysel hem de toplumsal olarak önemlidir.
Arefe günü oruç tutmaya karar veren Müslümanlar, günü dualarla, ibadetle ve sevdikleriyle geçirmeli, Arefe ruhunu yaşayarak Kurban Bayramı’na hazırlanmaları tavsiye edilmektedir. Böylelikle inananlar, bu özel günde Allah’a şükrederek, arınmayı ve manevi bir tatmin sağlamayı hedeflemektedirler. Oruç tutmanın yanı sıra, bayramın getirdiği mutluluğun tadını çıkarmak için sevdikleriyle bir arada olmak da oldukça kıymetlidir.
Sonuç olarak, Arefe günü oruç tutmak, İslam dini açısından önemli bir ibadettir. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın belirlediği görüşler ve tavsiyeler doğrultusunda bu özel günün en iyi şekilde değerlendirilmesi, Müslümanların kendilerini manevi anlamda yenilemelerine yardımcı olacaktır. Arefe Günü, yalnızca oruç tutmaktan ibaret olmayıp, aynı zamanda içsel bir arınma ve farkındalık sürecidir. Bayram ruhunu hazır hale getirmek için bu fırsatı kaçırmamak, bireylerin manevi hayatlarına büyük katkıda bulunacaktır.